
Franz Kafka
Yahudi soylusu tüccar bir aileden gelen Kafka 1883 de Prag'da doğmuş ve 40 yaşında Avusturya'da hayata veda etmiş
ölmeden önce en yakın arkadaşına bütün eserlerini yakmasını vasiyet etmesine rağmen arkadaşı kıyamamış eserlerinin hepsi sanırım basılmıştır.
Arkadaşı Max'la sanırım şu sıralar zaten aynı dünyayı paylaşmaktadırlar; belkide vasiyetini dinlemediği için hâlâ tartışıyorlardır.
Kafka'nın en önemli eserlerinden olan Dava, Dönüşüm, Şato, Ceza sömürgesi
Babaya mektup ve diğerleri klasikler arasında dünya edebiyatında yerini koruyor halen.

Kafka'nın babası ile olan ilişkileri pek de o kadar iyi değilmiş. Yazılanlara göre annenin Kafka'ya olan düşkünlüğünden korkan baba hanım evladı bir Kafka olacağı endişesiyle Kafka'ya epey yüklenmiş, iki ayrı zıt terbiye sanırım zaten doğuştan oldukça duygusal olan yazarımızı tam bir kaotik kişiliğe yöneltmiş (matematiksel anlamda değil tabiki)
Okuduğum Dava ve Dönüşüm Hakkında yazacağım biraz beni en çok etkileyenler.

Bu resimdeki Kafka bana daha çok Dava eserindeki kişiliği yansıtıyor. Ama önce
''Dönüşüm'' adlı eserini ele alalım.

Evet gördüğünüz gibi İş bankasından olan en kaliteli çeviriyle Dönüşüm'ün kapak resmi.
Kitabı tam kendimizi vererek okumalıyız ki anlayabilelim. Aslında hikayeyi okuyanların çoğu - ayy çok beğendim desede çok az insan keyf alarak okumuştur benim görüşüme göre.
Oldukça sinir bozucu bir hikaye aslında. Adı Gregor Sansa olan (evin tek çalışanı) oğul bir gün kendini dev bir böcek olarak bulur bir sabah uyandığında.
Tabiki burda metafor olarak ele almış böceği.
Boğucu bir aile hayatı, sorumluluklar hayatın ve ailenin ayrıca sistemin yüklediği korkunç kurallar kaideler, hani bazen bizde yer yarılsa içine girsem yada kuş olup uçsam gibi olmayacak ama hayal etmesinin bile güzel olduğu dileklerde bulunuruz onun gibi bir durum bu da.Ama tabiki Kafka sadece böcek olabilirdi kendi babasının gözündeki imaj yaşadığı gri siyah hayatının karanlık yüzü ancak böyle bir metafor kullanabilirdi.
Fakat kitabı okurken gidip Gregor Sansa'ya yardım etmek için yandım tutuştum. Böcek olduğu için ne ayağını ne elini kullanabiliyordu.
Zavallı Gregor böcek olmasından çok ailesine bakamayacağından endişe ediyor
işten çıkarılırsa hali ne olacaktı ailenin. Yani verilen sorumluluklar o kadar ağır ki böcek dahi olsanız kendisinin ne olduğu değilde ne şekilde sorumluluklarınızı yerine getireceğine bakıyordu. Çünkü o diye bir şey yok sadece onlar ve diğerleri var. Aslında gerçekçi yanıda çok eğer işe yaramaz haldeyseniz (zamanımızda bile) bir böcek kadar değeriniz vardır.Görmezden gelinirsiniz yoksunuzdur artık varlık olarak. Ve ölene kadar bu çemberin içinde tutsaksınızdır kaçış yok.
Geçenlerde kızım bana Dönüşüm'ü okuyup okumadığımı sorunca keyifle (övünerek) okudum evet ilginç bir kitap dedim. Ne anladın deyince anlattıklarım ona doyurucu gelmedi sonra anladım ki o duyguyu hissetmesi lazım yani bu kitabı anlatmak değil de özümlemek gerek eğer bunu yapamıyorsak zor iş.
Ama samimiyetle söylüyorum Kafka'nın zekasını çok beğenmeme rağmen Kitaplarının karanlığı beni hiç çekmiyor açıkcası hele birde belli bir yaşa gelince etrafınızda aydınlık güzel cıvıl cıvıl şeyler istiyorsanız. Hayranım kesinlikle zekasına yazılarına o ayrı konu. Dava ile devam edecem sonra.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder