Wikipedia

Arama sonuçları

18 Şubat 2020 Salı

Alexander Pushkin Ve Eserleri (Puşkin)

 


Aleksandr Sergeyeviç Puşkin (türkçe okunuşu ile)  oldukça ünlü rus yazarlarından biri olmasına rağmen bir çoğumuz  onu sadece ''Yüzbaşının Kızı'' adlı eseri ile tanırız daha çok ; Oysa yazarımız bir çok harika öykü ve şiir de yazarak edebiyat dünyasında klasikler arasında yer almıştır. Geçenlerde sesli kitap ararken okumaya (dinleyerek okuduğum) başladığım ''Erzurum Yolculuğu'' o kadar ilgimi çekti ve bilmediğim ne kadar çok şey olduğunun bir daha farkına vardım. Örneğin Erzurum'un  tarihi olarak geçmişini pek o kadar da bilmiyormuşum.Hatta hiç denecek kadar az. O tarihlerde olan SSCB (x) yaşayan milletlerin durumunu daha başka gözle görmek neler olup bitmiş , o zamanlar halkların duruş ve görüşleri neler yaşadıkları dahi bu kısacık hikayede insanı merakta bırakacak şekilde bir değinilmiş ve bu yüzden daha fazlasını bilmek istiyor insan.Ben ''Erzurum Yolculuğu'' ile başladım Puşkin'e devam etmeye ve artık gerisi geliyor , şurası varki her hikayesini tek tek alacak değilim tabiki genel anlamda örnek ve alıntılar vererek yazacağım.

Şimdi yazarımızın hayatı ile bir kaç şey yazıyorum. Moskova'da soylu bir ailenin oğlu olarak doğar.Oldukça kültürlü bir anne babanın oğlu olma avatanjına sahipmiş.Gerçi biraz gösterişe meraklı bir aileymiş ama artık o kadarıda olsun olsun diyelim!
26 Mayıs 1799 doğumlu olan yazar özel hocalardan gayet güzel bir eğitim alma şansına sahip olsada anne ve babanın bu balo senin şu balo benim diyerek dolaşmasından aile sevgi ve şefkatinden uzak büyümüş.Sevgi dolu bir dadıyla tabii. Yabancı eğitmenlerden bilhassa Fransız eğitmenlerden aldığı eğitim sayesinde küçük yaşlarda fransızca okuyup yazabiliyormuş. Fransız edebiyatını erken yaşlarda tanıyıp bir çok klasiği orginal dilinden okumuş.
Sevgili dadısından dinlediği masallar ve halk hikayelerini ilerde eserlerinde kullanmıştır sevgili yazarımız.
Yıllar önce ''Yüzbaşının Kızı''nı okuduğumda çok beğenmiştim ileriki yaşlarda tekrar okudum daha çok beğendim ama yazarın bu kadar güzel öyküleri olduğunu bilmiyordum. Öykü deyince aklımıza sadece Çehov geliyor nedense. Rus klasiklerini oldu bitti çok sevmişimdir nedense bir duygu yakınlığı kurmuşumdur hep anlatıcıyla yada anlatının kahramanlarından biriyle. Sadece Puşkin değil Çehov olsun Dostoyevski yada Tolstoy  yada diğerleri genelde edebiyatı ince el işleri gibi narin ellerle harika motiflerle dokuyarak insanda hem hüzün hemde bir duygusal doygunluk verirler okuyanlara.
Bu arada yazarımızın bir düelloda hayatının baharında 38 yaşındayken ölmesi bizi tam olarak üzüntüye boğar. Anlamsız bir ölüm demeyeceğim eğer yazar için anlamlıysa bizim içinde öyle olmalı bence. Keşke daha fazla yaşama şansı olsaydı aşkı doya doya yaşasaydı. 
O zamanların önemli rus yazarları Gogol  olsun Dostoyevski olsun Puşkin'nin modern Rus Edebiyatının oluşmasına büyük katkısı olduğunu belirtirler. Puşkin , klasik Batı edebiyatını ve Rus halk ruhunu sentezleyerek Rus edebiyatında gerçekçilik akımını başlatan lider olarak görülür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder